Prag, Orta Avrupa’nın kalbinde yer alan, tarih kokan, zarif ve büyüleyici bir şehir. Geçmişi, gotik yapıları, rengarenk binaları ve etkileyici köprüleriyle adeta bir açık hava müzesi gibi. Bu gezimde, Prag’ın tarihi sokaklarında kaybolarak hem geçmişin izlerini takip ettim hem de şehrin modern yüzüne tanıklık ettim. İşte, Prag’da geçirdiğim birkaç günün izlenimleri…

Prag’da İlk Gün: Dans Eden Ev’den Karl Köprüsü’ne
Prag’daki otelimizin konumu sayesinde gezimize oldukça keyifli bir başlangıç yaptık. İlk durağımız, şehrin simgelerinden biri olan Dans Eden Ev oldu. İlginç mimarisiyle dikkat çeken bu bina gerçekten de insanı büyülüyor. Bir Karadenizli olarak, sürekli kendime “Neden bizde böyle bir yapı yok?” diye sordum, çünkü bu yenilikçi tasarım gerçekten bizim sahil şehirlerimize çok yakışırdı.
Sonrasında, Vltava Nehri boyunca yürüyüş yaparak Karl Köprüsü’ne doğru ilerledik. Prag’ın zengin mimarisini keşfetmek gerçekten büyüleyiciydi. Şehirdeki mimari çeşitlilik, tarihsel süreçlerin, kültürel etkilerin ve dönemin sanatsal akımlarının izlerini taşıyor. Her adımda farklı bir tarihi dönemden, farklı bir estetik anlayışından izler görmek mümkün.
Ancak, gezimizin gerçekleştiği Eylül 2024‘te şehrin güzel manzaralarının keyfini tam anlamıyla çıkaramadık. Bu dönemde Prag, yoğun yağış almış ve Vltava Nehri’nin su seviyeleri oldukça yükselmişti. Nehir üzerindeki birçok aktivite alanı da su baskınları nedeniyle geçici olarak kapatılmıştı.
Tarihi Eski Şehir bölgesinde pek çok müze ve tarihi yer gezerek vakit geçirdik. Resimlerimizi sol kısımdaki galeride bulabilirsiniz. Özellikle Karl Köprüsü’nün üstü, adeta bir heykel müzesi gibiydi, her köşede farklı heykellerle karşılaştık.
Köprünün bitiminde, Mostecka Caddesi üzerinde birbirinden renkli atıştırmalık dükkanları ve Trdelnik tezgahları vardı. Burada, içi meyve veya dondurma ile doldurulmuş Trdelnik‘i mutlaka denemenizi tavsiye ederim. Hem tatlı hem de sokak lezzetlerinin tadını çıkarabileceğiniz harika bir deneyim.
Bunların yanı sıra, Hristiyanları hapseden Türk heykeli de oldukça dikkat çekici bir sanat eseri. Prag’ı gezdiğinizde bu heykeli de mutlaka görmelisiniz


0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar yer tutucu

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir